PİGMELER NEREDE YASAR?
Coğrafya derslerinde öğrendiklerimizden, kitaplarda, gazetelerde okuduklarımızdan, Afrika’nın ekvator kuşağına denk düşen bölgesinin yoğun ormanlar örtüsüyle kaplı olduğunu biliriz. Bu yoğun ormanların yer yer seyreldiği açıklıklarda küçük Pigme kabileleri yaşar. Pigmeler boy ve yapı bakımından dünyanın en küçük insanlarıdır. Bir zamanlar Afrika’da yaşamış olan çok eski bir ırkın soyundandırlar. Bu küçük insanlar bugün dahi binlerce yıl önce yaşamış oldukları gibi yaşarlar. Son derece ilkel koşullar içinde sürdürürler yaşamlarını. Beyaz insanlardan korkar ve kendi dünyalarından dışarısıyla mümkün olduğu kadar ilişki kurmamaya çalışırlar. Çok seyrek olarak, ormanların kenarındaki Bantu kabilesi köylerini ziyaret ederler. Bu ziyaretlerinde amaç, ilkel oklarıyla avlamış oldukları hayvanlar karşılığında ticarettir. Kolaylıkla tahmin edilebileceği gibi, Pigmelerle Bantu köylerinin sakinleri arasındaki ticaret değiş tokuş esasına dayanır.
Bazı bilim adamları, Pigmelerin bir zamanlar tüm Afrika’ya yayılmış olarak yaşayan çok eski bir topluluğun soyundan geldiklerini ileri sürmektedirler. Halen ormanlık bölgelerin içine çekilmiş olan Pigmeler’in bir zamanlar daha geniş, daha yaygın bir bölgede yaşadıklarına ilişkin bilimsel nitelikte deliller vardır. Nitekim eski Yunan ozanı Homer, eserlerinden birinde cüce insanlar leylekler arasındaki müthiş bir savaşı anlatmıştır. Ünlü tarihçi Herodot’a göre. Pigmeler Libya çölünde yaşarlarken burayı ele geçiren istilacı insanların zoruyla güneye sürülmüşlerdir. Aristotel ise, Pigmelerin Nil nehrinin kaynağı çevresindeki bataklık bölgede yaşadığından söz etmiştir.
Güvenilir tarih kaynakları, Mısır firavunlarının sarayında dans ve hokkabazlıkta usta olan Pigmelerin olduğunu belirtmektedir. Pigmelerin 4500 yıl önce de bugün yaşadıkları bölgelerde yaşamış olduklarına ilişkin tarihi nitelikte belge ve kayıtlar mevcuttur. Sözkonusu eski kaynaklar bir yana, bu insanların gerçek kökeni konusunda çok az şey bilinmektedir.