DALGIÇLIK NEDİR? NASIL GELİŞTİ?

  Genel Kültür

DALGIÇLIK NEDİR? NASIL GELİŞTİ?

Güvenilir kaynaklara göre dalgıçlığın geçmişi tarihten önceye kadar uzanır. Bu dönemde çeşitli amaçlarla yapılan dalmalarda ilkel de olsa herhangi bir araç kullanılmıyordu. Aristo’nun eserlerinden birinde dalgıçlıkta kullanılan ilk aracın sözü geçmektedir. Ünlü bilim adamının açıkladığına göre, o devirdeki dalgıçlar ağızlarına uzun, ince boruların bir ucunu alarak dalmaktaydılar. Borunun öteki ucu suyun yüzünde kalıyor ve böylece hava alıp, suda daha uzun süre durmaları mümkün oluyordu.
Vegetius adında bir Latin yazarının IV. yüzyılda yayınlanan eserinde su geçirmez başlıkla dalış yapan bir dalgıcın resmi vardır. Başlığa bağlı deriden bir boru suyunyüzüne uzanıp orada bir yere bağlanmaktaydı. Aradan geçen zamanla bu doğrultudaki araç-gereçler geliştirilmiş, 17. yüzyılda deriden yapılan hava tulumlarının kullanıldığı da güvenilir tarih kaynakları tarafından bilinmektedir. Bu tulumu sırtında taşıyan dalgıç, yukarıdan çalıştırılan bir pompayla hava alıyordu. Gerçek anlamda işe yarar ilk dalma cihazı 1715 yılında John Lethbridge adında bir İngiliz tarafından yapılmıştı. Fakat bu cihaz 3-4 metre derinlikten öteye kullanılamıyordu.
Değişik amaçlarla denizlerin derinliğine dalma işi olan dalgıçlık, bu konuda uzman, özel eğitim görmüş dalgıçlar tarafından yapılır. Sığ dalgıçlığı ve derin su dalgıçlığında kullanılan cihaz, araç ve gereçler farklıdır. Bunun nedeni, derinlere indikçe suyun basıncının yükselmesi, dolayısıyla özel yapıda araçların gerekmesidir.
Dalma işi, su altı avı, sünger, inci, mercan, dipteki tarihi (antik) eser ve kalıntıları çıkarmak, batık teknelere yardım ve inceleme, bilimsel gözlem, vb. gibi nedenlerle yapılır.
Dalgıçlar, daha doğrusu derin su dalgıçları için en tehlikeli şey “vurgun” adı verilen ciddi nitelikte bir rahatsızlıktır.
Dalgıç ağır ağır derinlere inerken, havanın basıncı suyun basıncıyla eşit çizgiye getirilir. Bu hava basıncı dalgıcın vücudunun bütün yüzeyine yayılır. Böylece ciğerlerden giren fazla oksijeni, dokular kullanırken, nitrojen bir sıvının gazı emmesi gibi kan tarafından emilir.
Dalgıç hızla yukarı çekilecek olursa, nitrojen dışarı atılamaz. Kanda baloncuklar meydana getirir. Bu baloncuklarda damarlarda tıkanma yapar ve “vurgun” olur. Solunum güçlükleri, sinir bozukluğu gibi olumsuz etkiler gösteren vurgun, şiddetli olursa dalgıcın sakatlanmasına yol açar. Kısmi veya şiddetine göre bütün felç yapar. Vurgun, 19. yüzyıldan beri bilim adamlarını meşgul eden bir sorundur. Fakat dalgıcın ağır ağır, belirli derinliklerde bekletilerek çıkarılmasından başka bir çözüm hâlâ bulunabilmiş değildir.
Günümüzde,ilk örneği 1819 da yapılmış olan dalgıç elbisesinin geliştirilmiş kısımları ve yardımcı araçları şunlardır: (a) Modern dalma aracı başlığı, (b) hava pompası,(c) su geçirmez dalgıç elbisesi, (d) hava borusu, (e) ağırlıklı özel yapıda dalgıç ayakkabısı, (f) kurşun ağırlıklar, (g)tehlike halatı, (h) haberleşme cihazı, (i) aydınlatma düzeni, (j) belirli tehlikelere karşı korunma araçları.

Bir Cevap Yazın