ABRAHAM LINCOLN KİMDİR?

  Tarih

ABRAHAM LINCOLN KİMDİR?

Abraham Lincoln (Linkoln)’un hayat hikayesi, gerçek an­lamda demokrat, sağduyu sahibi, politikayı kişisel çıkarların karmaşık dehlizleriyle dolu bir yol saymayan sıradan Amerikan vatandaşı için bir erdem ve başarılar dizisi örneğidir. Evlerini çevreleyen çit için kolları sıvalı ağaç kesen, altı düz, basit bir tekneyle Mississippi’den aşağı, New Orleans’a kadar yolculuk yapan, orada gördüğü köle pazarının acı izle­nimleri gözlerinin önünden silinmeyen, avukatlık dönemi sis­temli bir zekanın başarılarıyla yüklü, mahkeme salonundaki konuşmaları keskin fakat gösterişten uzak bir mizahcılığın izlerini taşıyan Lincoln, demokratik ilkelere bağlı Amerikalılar İçin gerçek bir başkan olmuştur. Başkanlık döneminde ülkeyi İkiye bölen kanlı iç savaş, bu anlamsız trajedinin so­nucu ve General Lee’nin tesliminden sadece beş gün sonra bir manyak tarafından öldürülmesi, Abraham Lincoln’un ha­yat hikayesindeki belirgin köşe taşlarıdır.
1809 yılının 12 Şubat günü Hardin County’de doğan Lincoln, 1816 yılında annesinin ölümü üzerine Indiana’ya yerleşti. Resmi öğrenimi bir yılı bile bulmuyordu. Fakat her zaman için öğrenmeye, aydınlanmaya susamış bir okuyucuydu.
Illinois (İlinua)’da bir köyün posta memurluğunu yaptı. 1839’da Springfield’te pratik hukuk çalışmalarına başlayıncaya kadar değişik işlerde çalıştı. 1846 yılında Temsilciler Meclisi’ne seçildi. Gösterişe kaçmayan, mantık düzeni sağlam, ateşli ve güçlü bir konuşmacıydı.
1858 yılında Senatör Stephen A.Douglas’la kölelik üzeri­ne yaptığı unutulmaz tartışmaya kadar, politikada yükselmeye aday bir üye etkisi bırakmamıştı. Bu tarih, Lincoln’u Baş­kanlık mevkiine götüren yolun çıkış noktası oldu.
1860 yılında Başkan seçildi. Çok geçmeden, ülke ikiye bö­lünmüş, Kuzey ve Güney arasında kölelik yüzünden kanlı bir iç savaş çıkmıştı. Başlangıçtaki askeri bozgunlara politik güçlükler, çelişkiler de eklendi. Aile hayatındaki düzensizlik ve acı, Lincoln’un kişisel trajedisini oluşturan karanlık bulutlar gibiydi. Fakat demirden irade ve yenilmez sağduyu, sonunda onu başarıya ulaştırdı.

Bir Cevap Yazın